Bakan Albayrak NTV Canlı Yayınında Soruları Cevapladı
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, son dönemde düşmeye başlayan enerji fiyatlarının ilerleyen süreçte doğalgaz fiyatlarına yansıyacağını belirterek, "Devlet olarak bu fahiş artışları yansıtmama konusunda sübvanse ettik, özellikle BOTAŞ uzun yıllar zarar etti. Şimdi kısa bir süre içerisinde fiyatlardaki düşüşü enerji fiyatlarındaki düşüşü inşallah BOTAŞ ile indirim olarak yansıtmak için çalışmaya başladık" dedi.
NTV canlı yayınında soruları cevaplayan Bakan Albayrak, Türkiye'nin ekonomik büyümesinin enerji alanındaki büyümesiyle aynı oranda geliştiğini ve son 13-14 yıldır bu büyümeyi karşılayacak altyapı çalışmalarının sürdürüldüğünü ifade etti.
Türkiye'deki elektrik tüketimininin 2015'te bir önceki yıla oranla 2,6 büyüdüğünü hatırlatan Albayrak, kurulu gücün de 73 bin megavat seviyesini aştığını söyledi. Albayrak, kış şartlarında enerji talebini karşılamak için yoğun bir çaba sarf edildiğine işaret ederek, "Tam teşekküllü şekilde çalışan bir Enerji Bakanlığı var. Tüketimlerde rekorlar kırılıyor. Bunu karşılama noktasında piyasanın oluşması için üzerimize düşen iyileştirme çalışmalarına devam ediyoruz" diye konuştu.
- Doğalgazdaki indirim çalışması
Albayrak, doğalgaza zam olup olmayacağı sorusu üzerine, "Özellikle son 10 yılda enerji fiyatlarındaki artışa dayalı doğalgaz fiyatları arttı. Türkiye ciddi bir maliyetle karşı karşıya kaldı. Devlet olarak bu fahiş artışları yansıtmama konusunda sübvanse ettik, özellikle BOTAŞ uzun yıllar zarar etti. Ciddi bir yük yüklendi. Yeni dönemde enerji fiyatlarında düşme görüyoruz. Şimdi önümüzdeki dönemde, kısa bir süre içerisinde, enerji fiyatlarındaki düşüşü inşallah BOTAŞ ile indirim olarak yansıtmak için çalışmaya başladık" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin son dönemde alternatif kaynaklar konusunda ciddi adımlar attığını vurgulayan Albayrak, gelecek 10 yıl içinde Türkiye'de beklenen yüzde 4-5 büyümeyi ve bununla beraber artacak enerji talebini karşılamak için orta vadede 50- 60 bin megavat daha kurulu güç oluşturmak gerektiğini aktardı. Bakan Albayrak, bu kurulu gücün oluşmasında farklı kaynakların pay sahibi olmaya devam edeceğini ve mevcut işbirliklerinin yanı sıra yeni işbirliklerinin de yapılacağını dile getirerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"LNG alternatifi de dahil olmak üzere kaynak çeşitliliğiyle ilgili çalışmalarımızı yapıyoruz. İsrail veya Türkmenistan gazı, Irak gazı ve bu gazın Avrupa piyasalarına da iletilmesi için Türkiye'nin transit ülke olması konuşuluyor. Alternatif kaynaklara olumlu bakıyoruz, sadece Türkiye'nin arz güvenliği için değil, Avrupa Birliği'nin de önemsediği konular bunlar. İsrail ile ilgili siyasi ilişkilerin ve buna dayalı enerji konularının gündeme gelebilmesi için siyaseten bizim bir duruşumuz var. Bizim öne sürdüğümüz üç şart var, özür gerçekleşti. Bizim takip ettiğimiz bununla ilgili bazı gelişmelere dayalı durumlar var, bunu takip ediyoruz. Siyasi normalleşme olursa enerji konusunda da adımlarımızı atmayı düşüneceğiz."
- Petrol fiyatlarının pompaya etkisi
Haziran 2014'ten bu yana düşen petrol fiyatlarının akaryakıt fiyatlarına neden aynı oranda yansımadığının sorulması üzerine, bu süreçte benzinde 90 kuruş motorinde ise 115 kuruş indirim meydana geldiğini hatırlatan Albayrak, sabit vergiye ve fiyatların dövize endeksli bir şekilde oluşmasına dikkati çekti.
Albayrak, Haziran 2014'te 2,10 lira olan dolar kurunun bugünlerde 3 lira seviyesinde seyrettiğini belirterek, "Dolar kurunda yaklaşık olarak yüzde 40 artış olmasına rağmen benzine 90 ve motorine 115 kuruş indirimi doğru okumak gerekiyor. Bu biraz da Türkiye'deki sistemin vergi toplama metodolojisi ile ilgili bir durum" ifadelerini kullandı.
- Elektrikte altyapı yatırımları
Meydana gelen elektrik kesintilerinde altyapı yetersizliğinin etkisi olduğu hatırlatılan Albayrak, Türkiye'de elektrik ve doğalgaz dağıtım hizmetlerinin uzun dönem stratejisinin parçası olarak özelleştirildiğini anlattı.
Albayrak, daha kaliteli hizmet verilmesi için yapılan özelleştirmelerle ilgili olarak doğalgazda hizmetin daha iyi olduğu fakat elektrikte kaliteli hizmet alınamadığı yönünde şikayetlerin iletildiğini söyledi. Bu noktada altyapıların yaşam sürelerine işaret eden Bakan Albayrak, şöyle devam etti:
"Altyapıların arasında yaşam süreleri itibarıyla fark var, doğalgazda 10-15 yıllık bir geçmiş söz konusuyken, elektrik şebeke altyapısının yaşlılığı 30- 40 yılı buluyor. Bundan kaynaklı tüketimin arttığı dönemlere dayalı arızalar daha fazla olabiliyor. Ayrıca o günkü sistemin mevcut kurulu gücüne göre oluşturulmuş şebeke altyapısı 70-80 bin megavatlık bir kurulu gücü kaldıramayacak noktada arızaları meydana getiriyor. Bakanlık olarak elektrik dağıtım şirketleri ve Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) yöneticileri ile yaptığımız toplantılar sonucunda, Türkiye'nin önümüzdeki 5 yıl dağıtım döneminde ihtiyacı olan teknik altyapı yatırımlarına 18 milyar liralık yatırım bütçesi belirledik. Özelleştirme sonrası yüzde 10-15 iyileştirme olan altyapı sisteminde, bu oranı yüzde 70-80'e çıkarmak için mutabık kaldık. Mahalle mahalle, semt semt bunun haritası çıkarıldı. Bu da beraberinde daha az kesinti ve dalgalanmaları getirecek."
- "Önümüzdeki 10 yıl enerji sektörü için zorlu"
Petrol fiyatlarına ilişkin öngörüsü sorulan Albayrak, fiyatlar hakkında bir tahmin yapmanın zor olduğunu dile getirerek, şunları söyledi:
"Bugünkü fiyatların sadece arz-talep dengesi ekseninde oluşmadığını düşünüyorum. Bu durum daha çok siyasi tansiyon ve ilişkilerle alakalı. Bu sürecin enerji fiyatlarına yansıması olacağını değerlendirenlerden biri olarak önümüzdeki birkaç yıl petrol fiyatları bu seviyelerde seyreder. Dünyadaki petrol ve gazın yarısından fazlası bu coğrafyada Ortadoğu'da üretiliyor. Buradaki olayların birçoğu piyasalarla birebir ilişkili. Buradaki sıkıntılar beraberinde birçok süreci etkiliyor, güvenlik psikolojisini ve tüm dünyayı etkiliyor. Bu minvalde enerji fiyatlarını da etkilemeyeceğini düşünmek mümkün değil. Önümüzdeki 10 yıl için enerji özelinde zorlu bir döneme girdiğimizi düşünüyorum, hem bölge ve hem de dünya için."
Türkiye'nin ilerleyen dönemde enerji yatırımlarına devam edeceğinin altını çizen Albayrak, yenilenebilir enerji alanında teknolojik gelişmeleri yakalamak için çalışmalar yapıldığını aktardı. Albayrak özellikle güneş ve rüzgar enerjisi yatırımlarının önünün açıldığına işaret ederek, bu alanda yerel üretim ve AR-GE merkezi kurulması için bir metodoloji geliştirdiklerini ve rüzgar ve güneş enerjisinde önemli yatırımlara imza atılacağını söyledi.
- "Nükleerde sorun yok"
Türkiye'nin enerji portföyünde nükleer enerjinin de yer alacağına dikkati çeken Albayrak, Rusya ile yaşanan uçak krizinden sonra Akkuyu Nükleer Enerji Santrali'nde bir sorun olmadığını belirtti. Rus muhataplar ile karşılıklı yükümlülükler çerçevesinde herkesin sorumluluklarını yerine getirdiğini anlatan Albayrak, şunları kaydetti:
"Akkuyu'da yatırım süreci devam ediyor. Bizden yana da bir sıkıntı yok. Türkiye'nin enerji miksine nükleerin dahil olmasıyla ilgili çalışmalarımız devam edecek. Bakanlığımız döneminde bunu da sistemli bir şekilde devam ettireceğiz. Üçüncü nükleer santralin yeriyle ilgili 18-19 kriterinin karşılanması lazım, Türkiye haritası içerisinde bu kriterlere dayalı en uygun yeri seçmek lazım. Bugünden yarına karar verilecek bir konu değil, ama üçüncü nükleer santralin yeri için ihtimallerin 8-10 bölgeye kadar daraltıldığından bahsedebiliriz. Enerji ihtiyacı her geçen gün artıyor. Tek bir kaynaktan karşılanması mümkün değil. Doğru bilinen çok yanlış var bunları halkımıza anlatmak lazım."
İktidar partisi olarak üzerlerine düşen görevi yaptıklarını, yeni anayasa oluşturulması için Meclis'e bir paket indirmek zorunda olduklarını ifade eden Albayrak, şöyle devam etti:
"Bu konu tartışıla tartışıla bu noktaya geldi. Buradan çıkacak resmi, halkımıza anlatmak zorundayız. Bize verilen yetkiyi biz kullanmak durumundayız, halkımız çok net bir mesaj verdi. 6 aylık fetret döneminde yeni Türkiye eski Türkiye anlaşıldı. Ama bakıyoruz ki her zamanki gibi mesajı en iyi algılayan parti AK Parti. Bunları anlamakta düşünsel olarak çok fakir bir muhalefetle karşı karşıyayız. Başkanlık sisteminin yasal olarak Türkiye'nin daha güçlü ve istikrarlı bir siyasi sisteme kavuşması noktasındaki gerekliliğini ifade ediyoruz ama bunun çözümüne yönelik hiçbir muhatap yok, karşınızda çözümsüz bir siyaset olunca bir şey diyemiyorsunuz. Biz bu fikre baştan beri inanıyoruz, dünyada bunu uygulayan birçok ülke var."
- "Çukur stratejisi"
Albayrak, Güneydoğu Anadolu'daki operasyonlara ilişkin soru üzerine, AK Parti hükümetlerinin bölgedeki sorunlara çözüm oluşturduğunu söyledi. "Ben bölgedeki duruma çukur stratejisi, siyaseti demek istiyorum" diyen Albayrak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Malum bir dil geliştirerek farklı bir dille toplumsal huzuru manipüle eden parti ile yeni bir sürece girdik. Temmuz ortasından sonra başlayan süreçte yine devlet olarak kayıtsız kalmadık. Bu terör örgütünün sözde en büyük derdi Kürt vatandaşlarımız. Terör örgütünün Kürt vatandaşlarımız diye bir derdi yok ama Kürt vatandaşların terör diye bir derdi var. İnsanlar illallah ediyor, bütün örgütün üyelerine karşı ciddi bir tavır koyuyor. Bugün mücadeleyle kararlılığımız anketlerde araştırmalarda görünüyor. Türkiye eski Türkiye değil, önceden uygulanan askeri siyasi politik manevralarla değil hassas bir politika yürütülüyor. Spekülasyonlara, sosyal medyadaki haberlere itibar etmemek lazım. Bu operasyonlar sonuna kadar devam edecek. Şu ana kadar başarılı bir operasyon yürütülüyor, çok hassas bir şekilde oradaki sivillerle de koordineli. Burada temizlik tamamen bitene kadar devam edecek, zaman açısından net bir şey söyleyemeyiz, ama Sayın Başbakan'ımız ve İçişleri Bakanı'mızın da söylediği gibi bahar sürecine kadar önemli bir noktaya gelinmiş olacak."
Bakan Albayrak, bu sürecin kolay olmayacağını bildiklerini, önemli bir mesafe kat ettiklerini ve sabırlık olmak gerektiğini de vurguladı.
- "Trump neye hizmet ediyorsa Kılıçdaroğlu da aynısına hizmet ediyor"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik sözleri hakkında düşüncesi sorulan Albayrak, Kılıçdaroğlu'nu Amerika'nın Cumhuriyetçi başkan adaylarından Donald Trump'a benzettiğini söyledi.
"Trump Amerika'da bugün ne yapıyorsa Kılıçdaroğlu da Türkiye'de aynısını yapıyor" diyen Albayrak, şunları kaydetti:
"Trump neye hizmet ediyorsa Kılıçdaroğlu da aynısına hizmet ediyor. Ana muhalefet partisi Türkiye'nin en eski ve önemli partisi. Ancak ibretle izliyorum son 5-6 yıldır çizgisinden çıkıp, başka bir yere doğru kayıyor. Farklı bir ajandaya hizmet eder bir siyaset izliyor, farklı tohumlar mı ekiyor, farklı bir yapılanmaya, yurt içi ve yurt dışı bir ajandaya mı hizmet ediyor, beni düşündürüyor. Trump bugün ayrımcılık suçunu işliyor, bence seçilme kaygısı olmadan bazı tohumları mı ekiyor diye soru işareti uyandırıyor. Ana muhalefet de mi aynısını yapıyor? Hiçbir farkı yok, toplumu ülkeyi değerleri birleştirecek konularda, edep ahlak çizgisinin dışına çıkarak, ayrışan bir siyaset güdüyor. CHP'nin nereye doğru gittiği ve kurucu felsefesinden ve ana ilkelerden uzaklaştığından ve farklı yapılanmalardan bahsediyorlar. Bence CHP özelinde endişe edilmesi gereken bir konu var, Türkiye üzerinde olumsuz bir etki yaratıyor."