STAR Rafineri Proje Finansman Anlaşması İmzalandı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Hazine garantisi oluşturmaksızın bir projenin tesis edilmesi, aslında o ülkenin bütün siyasi güvenliği ile alakalı ve önemli" dedi.

06.06.2014
  • Paylaş

Bakan Yıldız, STAR Rafineri Finansman Anlaşması imza töreninde, Türkiye'nin siyasi istikrarının tartışılmaya çalışıldığı bir ortamda bugünkü imzanın çok daha değerli ve önemli olduğunu anlattı.

Türkiye'nin geçen hafta Azerbaycan'la Şahdeniz'deki hisse devri ve TANAP'taki hisselerin artışıyla ilgili anlaşma paketini imzaladığını anımsatan Yıldız, "45 milyar dolarlık proje paketini 2018 yılının sonuna kadar tamamlamak durumundayız ve Türkiye bu proje paketiyle birlikte yüzde 10'luk hisse satın aldı. Bunu 6 ay içerisinde ödeyecek" dedi.

Türkiye'nin Azerbaycan'daki yatırımlara katkı verdiğini, Azerbaycan'ın da Türkiye'deki yatırımlara katkı koyduğunu aktaran Yıldız, geçen yıl Türkiye'nin Şahdeniz'deki gelirinin 265 milyon dolar olduğunu, bunu 2 katına çıkaracaklarını dile getirdi.

Söz konusu projeden 2041 yılına kadar 27,8 milyar dolarlık brüt bir gelir beklediklerini anımsatan Yıldız,  "Türkiye, sadece Şahdeniz I'le ilgili söylüyorum, 9 milyar metreküp doğalgazın yüzde 19'luk hissesine ve 55 bin varil/gün petrol kapasitesinin de yine aynı şekilde yaklaşık yüzde 27'sine sahip oldu. 2018'in sonunda Türkiye'de üretilen yerli kömürün kendisi kadar petrol konusunda üretimimizi artırmış olacağız. 2018'in sonunda yine tükettiğimiz doğalgazın yüzde 12'sini sağlamış olacağız. Bu projeler daha da gelişecek ve devam edecek. Çünkü bizler büyüyen, gelişen ve ilerleyen 2 ülkeyiz" diye konuştu.

Türkiye'nin nükleer santraller için Hazine garantisi vermediğini, Hazine garantisi oluşturmaksızın bir projenin tesis edilmesinin, aslında o ülkenin bütün siyasi güvenliği ile alakalı, önemli bir konu olduğunu belirten Yıldız, projeye finansman sağlayan 23 kurum arasında yer alan Garanti Bankası'na da teşekkür etti.

İthalatın önlenmesi ve iç kaynakların artırılmasıyla ilgili projeler geliştirmeye devam edeceklerini aktaran Yıldız, sözlerini, "Türkiye'de son 11 yılda her yıl yaklaşık 1 milyon araç trafiğe giriyor. Petrol ürünleriyle ilgili en son geldiğimiz tüketim noktasında 18 milyon adet aracın kullanıldığı bir ülkeyiz. O yüzden 10 milyon tonluk bir rafinaj kapasitesi Türkiye için son derece önemli..." diye tamamladı.

SORULAR

İmza  töreninin ardından soruları yanıtlayan Bakan Yıldız, finansmanı için 3,4 milyar doların 10 ülkeden 23 banka tarafından sağlanan rafineriye şimdiye kadar 800 milyon dolarlık yatırım yapıldığını, 2018 sonunda hem TANAP hem de STAR'ın açılışını gerçekleştireceklerini anlattı.

Türkiye'nin enerji sektöründeki yatırımlarının hız kesmeyeceğini, şu anda Türkiye'nin arz güvenliğiyle ilgili problemi olmamasının rehavete itmemesi gerektiğine işaret eden Yıldız, "Türkiye'deki siyasi istikrarın bozulmasına yönelik çalışmaları hayretle izliyorum. Türkiye bölgesinde güçlü devlet olarak kalmaya devam edecek" dedi.

 HES protestosuna müdahale

HES protestolarına müdahale edilmesiyle ilgili soruya Bakan Yıldız, şu yanıtı verdi:

"HES'lerle alakalı, çevre gerekçesiyle protesto eden iyi niyetli vatandaşlarımıza, yaşlı teyzemize yapılanın doğru olmadığını söylemem lazım. Protesto başka, ona uygulanan şiddet başkadır. Herkes fikirlerini herhangi bir şiddete dönüştürmeksizin söyleyebilecektir. Bizim amacımız kömür, su ve enerji kaynaklarıyla alakalı yerli üretimin olmasına gayret ediyoruz. Yerli üretimlerin de yeşili koruyarak, yeşile rağmen değil, yeşille beraber üretilmesini istiyoruz. Enerji sektörü olarak çevreyle beraber projelerin gerçekleşebileceğine inanıyoruz ama karşılıklı anlayışın, birbirimizi anlamanın, yerli kaynaklardan üreteceğimiz elektriğin de önemini söylemem lazım."

 "Petrol Irak'ın..."

Bakan Yıldız, Kuzey Irak petrolünü taşıyan geminin hangi ülkeye gittiği ve söz konusu geminin kaybolduğuna yönelik iddiaların sorulması üzerine, şunları kaydetti:

"Kuzey Irak petrolleriyle ilgili henüz ikinci yükleme yapılmış değil. Bu petrol Irak'ın petrolü, Türkiye'nin petrolü değil. Bunu satacak olan, ihale edecek olan, hangi ülkeye sevk edileceğine karar verecek olan Irak'ın kendisidir. O yüzden depolanmasından sonra günlük 100 bin varillik Kuzey Irak petrolünün sevkıyatının devam ettiğini söylemem lazım. 2,8 milyon variller civarında şu anda depoladığımız bir rakam var. Onlar sattıkça biz de bunun sevkıyatını yapacağız. Bizim bildiğimiz ve önemli olduğunu gördüğümüz bir konu var. Merkezi Irak hükumetine, her türlü sevkıyatlar, üretilip devredilen miktarlar... Çünkü hem Bağdat'ın hem de Erbil'in hukukunu ilgilendirdiği için, bunlar mütemadiyen, düzenli bir şekilde bu bilgiler verilmektedir. Bu konuyla alakalı Türkiye üzerine düşeni yapmaya devam edecektir. Irak'ın herhangi bir bölgesinde eğer bir petrol üretiliyorsa, bu iletilecektir. İletilen petrol de muhakkak sevkıyatı yapılıp tüketilecektir, bu genel bir kuraldır. Türkiye de pozitif tutumunu devam ettirmeye çalışıyor."

Akaryakıt Piyasası Kanunu Taslağı ile ilgili tüm çalışmaları tamamladıklarını ancak, TBMM Genel Kurul gündeminde yer almasının zaman alacağını aktaran Yıldız, elektrik üretimi olarak özellikle nisan, mayıs ve haziran ayları itibariyle geçen senenin yarı rakamlarında olunduğunu belirterek, şöyle dedi:

"Yağış olduğu kadar bu rakamlar artacaktır ama suyumuzla ilgili enerji arz güvenliğiyle alakalı, elektrik üretimiyle ilgili herhangi bir sıkıntımız yoktur. Sudan elde edilecek elektriğin oranıyla diğer enerji kaynaklarından elde edileceklerin oranlarında değişme olacaktır. Özellikle ocak, şubat ayında yağan kar miktarının çok az olduğunu gördük. Şu andaki ani yağışların elektrik üretimi için çok büyük katkı vermediğini söylemem lazım. Sürekli ve sürdürülebilir yağışlar katkı koyuyor. Barajların doluluk oranlarının ise geçen yılın rakamlarıyla aynı olmadığını görüyoruz." 

Gerek suyun gerekse elektriğin tasarruflu kullanılmasını öneren Yıldız, bunun enerji sıkıntısının olduğu anlamına gelmediğini kaydetti. 

Kuzey Irak'ın Ceyhan'daki depolama kapasitelerinin artırılmasıyla alakalı talebinin olup olmadığına yönelik soru üzerine Yıldız, bununla ilgili herhangi bir talebin, buna yönelik bir çalışmalarını olmadığını belirterek, "Böyle bir çalışmaya da gerek yok. Normal üretilen iletilir, iletilen de sevkıyatı yapılır ve tüketilir. Bu zincirin kopmaması lazım. Petrolün sahibi olan Irak'ın kendisidir, satacak olan da Iraklılar'dır" dedi.

Irak'ın Türkiye'ye açtığı tahkim davasına ilişkinse Yıldız, şunları söyledi:

"Irak, Türkiye aleyhine açtığı tahkim davasında kendi hakemini atadı. Türkiye'nin de hakemini atamasıyla alakalı süre var. O süre içerisinde atayacak ve sonrasında 3. hakem heyeti başkanı olarak da o hakem heyeti atanacak. Biz herhangi bir tahkime gitmeksizin iki kardeş ülkenin birbirini anlayabileceğini ve bizim de anlatacaklarımızın olduğunu kendilerine her vesileyle anlatıyoruz. Bu konuyla alakalı ciddi bir sıkıntı oluşacağı kanaatinde değilim." 

Taner Yıldız, Türkiye'nin TANAP'taki payını artırmasına yönelik soruyla ilgili payın yüzde 20'den yüzde 30'a çıkarıldığını ve bu hissenin şu anda Türkiye'ye yeterli olduğunu belirterek, "Bu manada Türkiye 2018'in sonuna kadar bu çerçevede korumayı amaçlamaktadır" dedi.

Türkmenistan ve Azerbaycan'ın Hazar'ın statüsüyle alakalı yapacağı çalışmanın önemine değinen Yıldız, Türkiye'nin de katkı koymaya hazır olduğunu kaydetti. 

Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili soruya yönelik Yıldız, "Zamanı geldiğinde açıklanacaktır" dedi.