Gelecek nesillere yetecek kömürümüz var
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez: "Yerin altında yatan maden varlığının, kömürün, çıkmadıktan sonra kimseye faydası yok. Belki diyebilirsiniz, 'gelecek nesillere bırakıyoruz'. Merak etmeyin gelecek nesillere yetecek kömürümüz var. Yaptığımız keşiflerle kömür rezervimiz 19-20 milyar tona çıktı"
Dodurga ilçesinde AK Parti'nin seçim bürosunu ziyaret eden Dönmez, AK Parti Belediye Başkan Adayı Mustafa Aydın'a destek istedi.
Burada vatandaşlara seslenen Dönmez, Dodurga'nın enerji ve maden şehri olduğunu, ilçedeki maden ocaklarında zaman zaman tatsız olaylar yaşanmasına rağmen yaptıkları müdahalelerle üretim ve istihdamın devamını sağladıklarını vurguladı.
Türkiye'nin, özellikle son yıllarda enerjiye ithalat yoluyla ciddi miktarda döviz harcadığını, yeterli olmadığı için petrol ve doğal gaz ithal ettiklerini dile getiren Dönmez, "Son dönemde kömür de ithal etmeye başladık ama sonra 'bir dakika' dedik. Baktık yanlış bir yere gidiyoruz. Kömürümüz belki çok kaliteli değil ama düşük kaliteli de olsa önce kendi kömürümüzü kullanacağız, yetişmezse alacağız." diye konuştu.
"Geçtiğimiz yıl maden sektöründe ölümlü iş kaza oranı yüzde 50 azaldı"
Geçen yıl kömür üretim rekoru kırdıklarının ve ilk defa 100 milyon tonun üzerine çıktıklarının altını çizen Dönmez, şunları aktardı:
"2018'de 101,5 milyon tonla tarihi rekoru kırdık. Geçmişte en fazla 80-85 milyon ton üretilmiş. Madencilik sektöründe 130 bin kardeşimiz çalışıyor. Özelikle doğal ve yerli kaynakların sonuna kadar kullanılması için yasa ve yönetmelik dahil birçok alanda yenilikler getirdik. Daha güvenli madencilik yapabilmek için mevzuatımızı gözden geçirdik. Zaman zaman ülkemiz trajik kazalarla sarsıldı. O kazaların yaşanmaması için yasa ve yönetmelikleri değiştirdik, iş güvenliği ile ilgili alınması gereken kararları aldık, artırdık. Geçtiğimiz yıl maden sektöründe ölümlü iş kaza oranı yüzde 50 azaldı. Elbette amacımız sıfır olması. Bunun için devlet üzerine düşeni yapıyor. Daha fazla denetliyoruz. İşveren üzerine düşeni yapmalı ama işçi kardeşlerimiz de ocağa girerken 'bana bir şey olmaz' demeyin. 'Bana bir şey olmaz' dediğiniz an en riskli alandasınız. Sizin canınız bizim kömürümüzden, malımızdan daha değerli."
"Kömürün, çıkmadıktan sonra kimseye faydası yok"
Sadece kömürde değil diğer alanlarda birçok yeni keşifler yaptıklarını, aramaya da devam ettiklerini anlatan Dönmez, eskiden sadece sondaj usulüyle arama yaptıklarını ancak bugün teknolojiyi kullanarak uçaklarla yer altındaki madenleri tespit etmeye çalıştıkları belirtti.
Geçen yıl Maden Tetkik ve Arama (MTA) Genel Müdürlüğünün Türkiye'de sondaj rekoru kırdığının altını çizen Dönmez, şöyle devam etti:
"MTA tarafından 1,5 milyon metre sondaj yapılmış. 2000 yılına kadar yılda yapılan sondaj miktarı en fazla 30 bin metreymiş. Biz son iki yıla kadar girdiğimizde 300 bin metrelere çıkarmışız ama şimdi 1,5 milyon metrelere ulaştık. 'Yetmez ama evet' diyoruz. Artırmamız lazım. Yerin altında yatan maden varlığının, kömürün, çıkmadıktan sonra kimseye faydası yok. Belki diyebilirsiniz, 'gelecek nesillere bırakıyoruz'. Merak etmeyin gelecek nesillere yetecek kömürümüz var. Yaptığımız keşiflerle kömür rezervimiz 19-20 milyar tona çıktı. Biz yılda 100 milyon ton çıkartıyoruz. Bu şekilde yüzlerce yıl üretsek bu hızla, çıkartamayacağız demektir."
Her yıl 4 milyar dolar civarında kömür ithalatı yaptıklarına, yerli kömür kullanımını teşvik etmek için çeşitli çalışmalar yürüttüklerine dikkati çeken Dönmez, "Kömür kullanan yerli firmaları, santral sahipleri ile kömürü üreten firmaları bir araya getirdik ve anlaşma yaptırdık. 'Bundan sonra santrallerinizde yerli kömürü yakarsanız size alım garantisi, teşvik vereceğiz' dedik. Aşağı yukarı ilk etapta yüzde 10'unu karşılayacaklar. İkinci etapta yüzde 20'sine kadar çıkma imkanı var. Yüzde 10'u sadece yıllık 450 milyon dolar. Yüzde 20'sine çıkarsak 900 milyon dolar eder. Bu bir o kadar fazla arkadaşımın, emekçi kardeşim için iş kapısı demek." ifadelerini kullandı.
"Arkalarından bazı yabancı devletlerdeki vakıfların adamları çıktı"
Türkiye'nin birçok bölgesinde maden ocağı bulunduğunu ve birçok yerden de maden ocağı açılması talebi aldıklarını belirten Dönmez, şunları dile getirdi:
"Bazı bölgelerde de maden ocağı açılmasını istemeyen vatandaşlarla karşılaşıyoruz. Madenciliğe uzak olan şehirler korkuyor maalesef. Onları zaman zaman otobüslere bindirip madenciliğin geliştiği şehirlere götürüyoruz, 'bakın korkacak bir şey yok' diye. Oraya gittiğimizde herkes bizden 'aman buraya da bir ocak yapın, santral yapın' diye adeta yalvarıyorlar, yapmaya çalışıyoruz, gayret ediyoruz siz de 'bizim buraya yatırım gelmesin' diye uğraşıyorsunuz. Baktık ki arkalarından bazı yabancı devletlerdeki vakıfların adamları çıktı. Niye? Çünkü ben oraya santral yaparsam, kömür ocağı açarsam yurt dışından ithalatım azalacak. Onu istemiyorlar. Ancak bu konuda kararlıyız, azimliyiz. Sürekli söylediğimiz bir şey var, varsa bulacağız. Yeter ki siz bizi destekleyin."