Bu milletin gözünü boyayamazsınız
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez Kartal'da bulunan Bilecik İli ve İlçeleri Kültür Derneği'ne gerçekleştirdiği ziyarette, derneklerin gönüllülük esasına dayalı bir şekilde çalıştığını söyledi.
Bilecik'in sadece hemşehrilerinde değil Osmanlıyı ve tarihini seven herkesin gönlünde ayrı bir yeri olduğunu dile getiren Dönmez, 23 Haziran'da yapılacak İstanbul yenileme seçimini anımsattı.
Dönmez, vatandaşların adayları detaylı bir şekilde takip ettiğini ve incelediğini ifade ederek, şöyle konuştu:
"Herkes buna göre bir tercihte bulunacak. Tercihlere saygım var ama İstanbul'un eski hali ile yeni halini karşılaştırarak bir hatırlatma yapmak istiyorum. 1994'te Sayın Cumhurbaşkanımız belediye başkanı olduğunda İstanbul nüfus itibarıyla bir mega kent olmasına rağmen, gerek altyapısı gerekse belediyecilik hizmetleri açısından CHP zihniyetinde son derece geride bir şehri teslim almıştı. 4-4,5 yıllık süre içerisinde de o gün için çözülemez, aşılamaz denilen sorunların hemen hepsinin üstesinden de geldi. Susuzluğu hatırlarsınız. Su haftada bir iki gün geliyordu. O suyla da bırakın yemek pişirmeyi, içmeyi, yıkanmaya bile tereddüt eder haldeydik. Evlerimizde depolarımız vardı, bazen depo yetmediğinde bidonla su taşıyorduk. O zaman insanın aklına 'Köyde de zaten çeşmeden su taşıyorduk, o zaman niye bu şehre geldik?' sorusu geliyordu. Şehirde yaşamak sadece iş ve istihdam amaçlı olmamalı. Şehirde yaşamayı kırsala göre daha fazla imkanı olduğu için tercih etmemiz lazım. Biz ilk defa 1994'en sonra 'iyi ki İstanbul'da yaşıyoruz' dedirttik bu kentte yaşayanlara."
"16 gemiden 2'si Türkiye'de"
Pendik'teki Bilecik Yenipazar Derneği'ne de ziyarette bulunan Dönmez, burada yaptığı konuşmada, bugün Türkiye'nin ikinci derin deniz sondaj gemisini Doğu Akdeniz'e uğurladıklarını hatırlattı.
Doğu Akdeniz'in Osmanlı'nın barış gölü haline getirdiği bir coğrafya olduğunu aktaran Dönmez, "Ama Osmanlı bu coğrafyadan çekildikten sonra herkes parmağını sokar hale geldi. Bizi de oradan dışlamak istiyorlar ama asla. Hakkımız olanı sonuna kadar aramaya kararlıyız. Kendi kıta sahanlığımızda, ruhsat alanlarımızda petrol ve doğal gazla ilgili aramalarımızı sürdüreceğiz. Sadece kendi sahamızda değil, o adada bizim soydaşlarımız da yaşıyor. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) bize vermiş olduğu ruhsat sahalarında aramalarımızı yapacağız. Nitekim, bugün yolcu ettiğimiz Yavuz sondaj gemisi KKTC'nin Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'na vermiş olduğu ruhsat sahasında ilk sondajını yapacak." diye konuştu.
Bu gemiden dünyada 16 tane bulunduğunu ve ikisinin Türkiye'de faaliyet gösterdiğini dile getiren Dönmez, personelin de büyük oranla Türklerden oluştuğunu, bazı yabancı çalışanlar bulunsa da dümende Türklerin olduğunu anlattı.
Dönmez, bu gemilerin yılda ortalama 2-3 sondaj yapabilme kapasitesi olduğunu belirterek, "Akdeniz'deki iş programımız bitince gemilerden birini Karadeniz'e çekeceğiz. Orada da yine iş programımıza uygun olarak bu aramaları yapacağız. Sadece denizleri aramıyoruz. Karada da arıyoruz. Trakya'da tamamen yerli imkanlarla 3 milyar metreküplük bir doğal gaz keşfi yaptık. 300 bin hanenin 10 yıl süreyle ihtiyacını karşılayacak bir gazı bulmuş olduk." dedi.
"Hesaplarını boşa çıkartacağız"
Halkın güvenine layık olmak zorunlulukları bulunduğunun altını çizen Dönmez, hedefin 2023'te Türkiye'yi dünyanın en gelişmiş 10 ekonomisinden biri haline getirmek olduğunu vurguladı.
Bakan Dönmez, bu hedef için satın alma paritesi açısından milli gelirin üst sıralara taşınması gerektiğini ve Türkiye'nin şu anda bu alanda 13. sırada olduğunu söyledi.
Bu hedef için biraz daha gayret edilmesi gerektiğini belirten Dönmez, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Zaten çevremizde oynanan oyunların altında yatan bizim bu hedefimize ulaşmaya engel olma hesaplarıdır, ama bu hesaplarını boşa çıkartacağız. Son 5-6 yıldır, hükümetimize ve milletimize yapılanları hepiniz görüyorsunuz. Gezi olayları, 17-25 yargı darbesi girişimi, 15 Temmuz hain FETÖ darbesi, geçen yıl da ekonomik bir saldırıyla karşı karşıya kaldık ama hepsini bertaraf ederek geldik. 23 Haziran'daki seçimleri de atlattıktan sonra önümüzde 4 yıl kadar seçimsiz bir dönem olacak. İşlerimize daha fazla odaklanacağınız, ekonomiyi geliştirmek, refahı artırmak için elimizden geleni yapacağız. Şimdi onlar son hamlelerini oynuyorlar. 'Acaba, Cumhur İttifakı'na İstanbul seçimlerinde bir çelme takabilir miyiz?' diye düşünüyorlar. İşi gücü bıraktılar, İstanbul seçimlerine odaklandılar. Dün, '1453'ten bu yana zulüm İstanbul'da' diyen parti temsilcileri, bugün sanki hiç o lafları söylememiş gibi İstanbul'un fethini kutlayan sizlerden ve bizlerden oy dilenmek suretiyle bu sözlerini maskelemeye çalışıyor. Bu milletin gözünü boyayamazsınız. 31 Mart seçimlerine gitmeden önce muhalefetin adayını belki bu kadar iyi tanımıyordu seçmenler ama şu 1-2 aylık süreçte kimliği, karakteri ortaya çıktı. Devletin polisine, valisine hakaret ve 80 milyon vatandaşın aklıyla alay etti. Herkes görüntülerde o ifadeyi kullandığını gördü, duydu."