23. Dünya Enerji Kongresi’nin Protokol İmza Töreni

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Türkiye'de yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen enerji miktarı oransal olarak hem dünyadaki hem de Avrupa Birliği üyesi ülkelerin yaklaşık 2 katıdır" dedi.

09.12.2014
  • Paylaş

Bakan Yıldız, 2016'da Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilecek "23. Dünya Enerji Kongresi’nin Protokol İmza Töreni"nde, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) başkanının gayretiyle İstanbul'da 2015 yılında Dünya Enerji Piyasaları Düzenleyici Kongresi'nin, 2017 yılında da Dünya Petrol Kongresi'nin düzenleneceğini anımsattı.

Bakan Yıldız, gelecek yıl mart ayında Akkuyu Nükleer Güç Santralinin liman kısmı ile Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesinin (TANAP) temel atma töreninin gerçekleştirileceğini hatırlattı.

Dünya Enerji Kongresi'nin 3 yılda bir dünyanın farklı şehirlerinde düzenlendiğini anımsatan Yıldız, İstanbul'daki kongreye 9 binden fazla katılımcı gelmesini beklediklerini söyledi.

Dünya elektriğinin yüzde 41'inin kömürden sağlandığına dikkati çeken Yıldız, Türkiye'de yerli kömür kullanımının dünya ortalamasından düşük olduğunu belirtti.

Almanya'nın kömürden elektrik üretiminin şu anda yüzde 43 seviyelerinde olduğunu ifade eden Yıldız, Türkiye'nin de çevreyi gözeterek ve yüksek teknolojiden yararlanarak kömür kullanması gerektiğini bildirdi.

Türkiye'de TANAP için güzergah çalışmaları yapıldığına işaret eden Yıldız, "Bursa'da çilek tarlalarına gelen yerde güzergah değişiklikleri yapıldı. Coğrafyasıyla beraber tabi kaynağımız, bitki örtümüz hepsi bizim zenginliğimiz. Biz bu konuda son derece samimiyiz" diye konuştu.

Yıldız, Türkiye'nin geliştireceği projelerde çevreye zarar verilmeyeceğini belirterek, "Bizlerin bütün dini ve milli öğretilerimiz aslında yeşille, çevre ile beraber, insanın ana temel noktası odak noktası olduğu bir anlayıştan geliyoruz" dedi. 

Türkiye'nin elektrikle 1902 yılında tanıştığını anlatan Yıldız, 1902 ile 2002 yılları arasında 31 bin 500 megavatlık kurulu güç inşaa edildiğini, son 12 yılda ise 36 bin megavat ile ilk 100 yılda yapılandan daha fazla kurulu güç ilave edildiğini kaydetti.

Yıldız, enerji ile ilgili bugün alınan kararların etkilerinin uzun süre sonra ortaya çıktığını belirterek, "Nükleerle alakalı karar alıyorsunuz, 10 yıl sonrasına. Doğalgazla alakalı karar alıyorsunuz, 4 yıl sonrasına. Bir hidro elektrik santrali kararı alıyorsunuz 7 yıl sonrasına yansıyor" ifadelerini kullandı.

Türkiye'de yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen enerji miktarının oransal olarak hem dünyadaki hem de AB üyesi ülkelerin yaklaşık 2 katı olduğunu kaydeden Yıldız, "Dünya kirletiliyorsa, kirleten biz değiliz. Temizlemek için ise ne gereken varsa biz de kısmen yardımcı olacağız. Ama temizlemesi gerekenler gerçekten kirletenlerdir" diye konuştu.

Dünya Enerji Konseyi Başkanı Marie-Jose Nadeau, açılış konuşmalarının ardından basın mensuplarının petrol fiyatlarındaki düşüşe ve Türkiye Rusya arasındaki enerji projelerine ilişkin sorularını yanıtladı.

Petrol fiyatları konusunda kesin bir şey söylemek istemediğini, yapılacak değerlendirmelerin spekülasyon olacağını dile getiren Nadeau, ancak fiyatların sektördeki yatırımları mutlaka etkileyeceğini belirtti.

Törenin sonunda 2016'da Türkiye’nin ev sahipliğinde yapılacak 23. Dünya Enerji Kongresi’nin protokolü imzalandı.

Sorular

Rusya'dan alınan doğal gazda indirim yapılmasına yönelik son durumun sorulması üzerine Bakan Yıldız, görüşmelerin devam ettiğini söyledi. Gazprom yetkililerinin yarın veya sonraki gün Türkiye'ye geleceğini bildiren Yıldız, "Bununla alakalı çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Önemli bir mesafe kat edeceğimize inanıyorum. Eğer farklı bir nokta oluşmazsa, bizim hedefimiz bu ay sonuna kadar artık bu rakamın netleşmiş olması. 2015 yılındaki alacağımız indirimin netleşmiş olarak bu şekliyle gaz alımlarına devam edeceğimizi söylemem lazım. Çünkü miktar, bir önceki yıldan daha az olmayacak, daha fazla doğalgaz almış olacağız hava şartlarına bağlı olarak" diye konuştu.

Yasadışı telefon dinlemelerine ilişkin bir soruyu yanıtlarken de Yıldız, Türkiye'nin bu konuları mutlaka aşması gerektiğini dile getirdi. Yıldız, "Bu kadar açık, bu kadar şeffaf davranıyor olmamıza rağmen sürekli dinlenme ihtiyacının karşı taraftan hissedildiğini ne yazık ki görüyoruz" ifadesini kullandı. 

Her gün geçmişe dönük yeni dinleme kararlarının ortaya çıktığını belirten Yıldız, şunları kaydetti:

"Bu çok kötü bir şey. Benim kesintisiz 4,5 yılı geçti. Ama her geçen gün 'kayıt bulundu' diye arkadaşlarım bilgi veriyorlar. Ben bunu hem yetişme tarzı hem devletimizin şu anda içinde bulunduğu yapı olarak hem de geleneklerimiz olarak son derece yanlış ve çarpıcı buluyorum. Biz hükümet olarak, ne varsa şeffaf olarak paylaşan ve gücünü de bu şeffaflıktan alan bir yapıdan geliyoruz. Bu kadar iletişimin güçlü olduğu bir dünyada herhangi bir şey zaten gizli kalmaz. Bunların bir tecessüs merakıyla beraber araştırılıyor olmasını çok ama çok yanlış buluyorum. Bu ikinci bir devlet yapılanması tarzındaki olacak bir şekildi. Bununla alakalı tedbirler her geçen gün daha da artırılarak alınıyor."Ham petrol fiyatlarındaki gerilemeye ilişkin sorular üzerine Yıldız, bir toplantıya girildiğinde çıkana kadar fiyatların değiştiğini söyledi.

Uluslararası Enerji Ajansının, 2 yıl önce petrol fiyatlarının 140 dolarların üzerinde seyredeceğini tahmin ettiğini dile getiren Yıldız, neyin nasıl olacağını önceden öngörmenin doğru sonuçlar doğurmayabildiğini belirtti. Yıldız, şöyle konuştu:

"Gerçekçi davranmamız lazım. Ham petrolün 43 dolarlara kadar düşmesi halinde petrolle alakalı yatırımlar durur. Belli bir seviyenin üzerinde üretimde olanlar üretimini durdururlar. Bu, sonuçta tüketicileri arz güvenliğiyle alakalı problemle karşı karşıya getirir. Bu sefer de arzın azlığından fiyatlar yükselir. Tüketicilerin üreticileri, üreticilerin de tüketicileri bir nevi koruma altına alması lazım. Biz tüketici ülkeyiz ama ben resmi daha büyük gördüğümü düşündüğüm için bunları söylüyorum. Bizler fiyatı ne kadar düşük olursa o kadar daha hızlı vatandaşımıza yansıyacağını biliyoruz ama bunun sürdürülebilir olması bütün anlattıklarım kadar önemli. 3 aylığına fiyatın düşüp sonraki 13 ayda 1,5-2 katına çıkıyor olması bizim çok tercih ettiğimiz bir şey değil. Sürdürülebilir bir fiyatla herkesin önünü görebileceğin bir yapı bütün kesimler tarafından tercih edilir. 67-70 dolarlar Türkiye'nin işine gelen fiyatlardır ve bunlar petrol ürünleri kullanan vatandaşlarımıza günlük olarak yansıyor. Son 5,5 ayda 6 milyar dolara yakın rakam vatandaşlarımıza indirim olarak yansımıştır. Önümüzdeki günlerde bunun bir müddet daha devam edeceğini görüyoruz."

 

Güney Akım ve AB ülkeleriyle ilişkiler

Yıldız, Avrupa Birliği (AB) ülkelerinden Güney Akım'ın iptal edilmesine yönelik gelen tepki ve değerlendirmelere ilişkin görüşünün sorulması üzerine, "Bu tür değerlendirme ve gelişmeler Türkiye'nin güçlü yapısı ve coğrafyasıyla beraber herhangi bir Batı ülkesiyle ilişkisini aksatmaz. Çünkü biz birini tercih ettiğimizde diğerinden vazgeçen bir ülke değiliz" dedi.

Türkiye ve Rusya'nın birbiri için önemli olduğunu vurgulayan Yıldız, Rusya Devlet Başkanı Viladimir Putin'in açıklamalarının tarafının Rusya ve AB olduğunu söyledi.

Türkiye'nin, Güney Akım'la ilgili Trakya'da geliştirilebilecek bir proje olup olmadığı ile ilgilendiğini ve bu konuda iyi niyet anlaşması imzalandığını belirten Yıldız, "Türkiye'nin ortağı olduğu proje TANAP'tır. Güney Akım'ın şu anda ortağı değiliz ama Güney Akım'ın ortakları Avrupalı ülkelerdir. Almanya, Kuzey Akım'dan 55 milyar metreküplük Rusya doğalgazını ülkesine aktarmaktadır. Bu boru hattı işliyor. AB’nin başta kendisine anlatması gereken bir konuyu farklı yerlerle paylaşıyor olmasını açıkçası düşündürücü bulurum. Kendi aralarında oturup konuşacaklar bugün bir toplantı var. Bu problem Türkiye'nin problemi değildir, AB'nin problemidir. Biz AB ile alakalı geliştirilecek her projede her ne kadar enerji başlığını siyasi gerekçelerle açmamış olsalar da olumlu ve pozitif durumumuzu sürdüreceğiz" diye konuştu.

"Daha pahalı gaz almak isterlerse onun yolu da açık" 

İsrail'in, Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarının nakli konusunda Türkiye'yi devre dışı bırakmaya yönelik planları olduğunun kamuoyuna yansıdığına yönelik soru üzerine Yıldız, Yunanistan ziyaretinde bu tür konuları görüştüklerini söyledi.

Yıldız, "Dünyanın daha ucuz doğalgaz almaya çalıştığı bir ortamda eğer AB daha pahalı gaz tedarik etmek istiyorsa bu projelerin yanında daha farklı projelerde geliştirilebilir. Daha uygun fiyatlarla doğalgaz alacaklarını düşündüğümüz için bu projeleri konuştuk. Bugün seven sevmeyen bilen bilmeyen herkes takdir eder ki Doğu Akdeniz'deki herhangi bir doğalgaz rezervinin Avrupa pazarlarına ulaştırılmasıyla alakalı en fizibıl yol Türkiye'den geçmektedir. Daha pahalı gaz almak isterlerse onun yolu da açık" dedi.