Bakan Yıldız Aydın’da…

Açılış töreninde konuşan Bakan Yıldız, Türkiye'nin 12 yıl önce jeotermal kapasitesinin 17,5 megavat iken şu anda 420 megavat seviyesine çıktığını dile getirdi.
Jeotermal enerjide öngörülenden daha hızlı ilerlendiğini ifade eden Bakan Yıldız, "Biz de koyduğumuz 600 megavatlık hedefimizi 1000 megavat olarak revize ettik. Öngörülerimizden daha hızlı ilerliyoruz. Türkiye'nin toplam enerji kapasitesi 130 milyon ton eş değer petrol, jeotermal kapasitesi ise iki milyon ton eş değer petrol. Bu anlamda jeotermal kapasitesinin önemini görüyoruz. Jeotermal enerji üretiminde çevreye duyarlı olması ve reenjeksiyon ile ilgili faaliyetlerin takipçisi olacağız. Bütün işlemler yatırımcımızın doğru karar verip uygulamasıyla olacak. Amasya, Sivas, Çanakkale, İzmir Karaburun, Torbalı, Menderes ve Aydın'da son hafta açılışını yaptığımız ve temelini attığımız yatırımların toplam maliyeti bir milyar doların üzerinde" diye konuştu.
Yıldız, yerli kaynaklarının ithalatı azaltmaya yardımcı olduğunu belirterek, "Sadece rüzgar santrallerinin devreye alınmasıyla geçen sene 850 milyon dolar daha az doğal gaz ithal ettik, jeotermal santralleri ile bir milyar dolarlık daha az ithalat yapılacağını düşünüyoruz" dedi.
Aynı zamanda santrallerin ekipmanları, boruları, sera ve sondaj çalışmalarının yerli kaynaklarla beraber yapılması gerektiğine dikkati çeken Yıldız, "Özellikle kuyuların ilk açılma döneminde reenjeksiyonla alakalı problemler olduğu bana iletildi. Hem çevremize hem kendimize duyarlı olacağız. Bu çevredeki yerleşim birimlerine ve Aydın'a olan borcumuz. Reenjeksiyon kuyularının açılması zorunluluktur, bu kanunla beraber teyit edilmiştir" ifadelerini kullandı.
Yıldız, Türkiye'nin 8484 kilometrelik kıyı şeridinde 46 santral için teklif olduğuna ve bir o kadar da itiraz olduğuna işaret etti. "Her türlü enerji kaynağına itiraz var" diyen Yıldız, şunları kaydetti:
"Bunun Türkiye'nin büyümesine bir itiraz olduğunu ifade etmemiz lazım ama Türkiye'nin yerli kaynaklarla beraber coğrafyasının avantajını enerji sektöründe kullanmamız lazım. Biz kapı kapı dolaşacağız, rüzgarın estiği, jeotermalin olduğu, suyun aktığı her yerde yerli kaynakları kullanacağız. Önceki yıl yedi bin, geçen yıl beş bin, bu yıl dört bin 200 megavat kapasiteye aldık, bunun yüzde 90'ı yerli kaynaklardan karşılandı. Ben Güriş Holding'e Türkiye'nin istikrarına duyduğu güvenden dolayı teşekkür ediyorum."
Açılışa katılan Aydın Valisi Erol Ayyıldız da enerjinin dünyanın her alanını etkileyen bir sektör olduğunu ve Türkiye'nin son dönemde kritik ve büyük enerji projelerini hayata geçirdiğini vurguladı. Güriş Holding'in hizmete alacağı üniteler ile hem Aydın hem de Türkiye'nin enerji açığını kapatacak üniteler olduğunu söyleyen Ayyıldız, bu tür projelerin Türkiye'nin kalkınmasının önünü daha da açacağını dile getirdi.

232,3 megavat kapasiteye sahip olacak

Mogan Enerji Yatırım Holding AŞ Genel Müdürü Ali Karaduman, 2014 yılında jeotermal enerjide bayrağı ellerine aldıklarını anlattı. Yüzde 99,4 kullanım kapasitesi ile Avrupa'nın en yüksek kullanım kapasitelerinden birine sahip olduklarını vurgulayan Karaduman, "Doğru finansman ve yönetim ile jeotermal santrallerinde fizibilite çalışmaları sonucunda, temiz enerji olarak jeotermali kaliteli bir şekilde Türkiye'ye mal ettik. Yüzde 99,4 kullanım kapasitesi ile Avrupa'nın en yüksek kullanım kapasitesine sahibiz. Yaklaşık 120 bin metre sondaj yaptık, 3206 metre derinliğinde kuyu açtık. 2017 yılında 1200 megavat kurulu güce ulaşmayı hedefliyoruz" şeklinde konuştu.
Güriş Holding’in Aydın Germencik’te bulunan Efeler Jeotermal Enerji Santrali (JES) tamamlandığında 232,3 megavat kapasiteye sahip olacak. Avrupanın ikinci, Türkiye’nin en büyük jeotermal santrali olarak nitelendirilen santral, bittiğinde yıllık bin 920 gigavat saat elektrik üretecek. Santralin yılda 825 bin iş yeri ve konutun elektrik ve ısınma ihtiyacını karşılaması bekleniyor. Güriş Holding Efeler JES ile Türkiye’nin toplam jeotermal enerji üretiminin yüzde 25’ini karşılayacak. Devreye alınan ilk üç ünite ile şu anda 92,4 megavat üretim kapasitesine ulaşan Efeler JES’in dördüncü ünitesinin Temmuz 2015’te, beşinci ünitesinin Ağustos 2015’te devreye alınması planlanıyor.

6 bin büyükbaşın gübresi elektrik olacak

İncirliova ilçesine kurulan, günde 6 bin büyükbaş hayvanın gübresinin işleneceği 2,4 megavat kapasiteli Senkron Efeler Biyogaz Santrali, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'ın katıldığı törenle açıldı.
Taner Yıldız, törendeki konuşmasında, geçen cuma gününden bu yana açtıkları enerji santrallerinin bedelinin, 1 milyar doların üzerinde olduğunu belirtti.
"Daha rahat yaşanabilir ülke için enerji politikalarını çevreye rağmen değil, çevreyle beraber yapıyoruz" ifadesini kullanan Yıldız, Türkiye'nin kurulu gücünün, 70 bin megavatları aştığına dikkati çekti.
Yıldız, açılacak tesisin kapasitesinin kurulu güce göre az gözükse de çevre hassasiyetleriyle ön plana çıktığına dikkati çekerek, şunları söyledi:
"Bu, bizi çok heyecanlandıran proje. Dünya genelinde biyogaz tesislerinin yüzde 80'i Çin, yüzde 10'u Hindistan, Nepal gibi ülkelerde. Avrupa'da ise Almanya ve İtalya ön planda. Almanya, 2 bin 200 tesise ulaştı. Hayvansal atıklardan 1 yılda üretilebilecek enerji miktarı, 1,4 milyon ton eş değer petrole denk geliyor. Türkiye'nin 125-130 milyon ton eş değer petrollük enerji yapılanması olduğunu düşünürsek, bunun ciddi rakam olduğunu hep beraber görürüz."

Türkiye için kazanç

Türkiye'de bir yılda hayvansal atıklardan biriken miktarın, 127 milyon ton civarında olduğunu kaydeden Yıldız, şöyle devam etti:
"Güneş, jeotermal, rüzgar gibi kaynaklarımızda önem verdiğimiz yatırımların, mutlaka biyokütlede de oluşması lazım. Enerji kaynağı olan organik atıkların yenilenebilir enerji prosesleriyle değerlendirilmesi, ülkemiz için kazançtır. Ülkemizde, hemen tamamına yakını bitki, çöp ve gübre atıklarından 200 megavatlık tesise ulaştık. Bunun daha da hızlanacağına inanıyoruz. Bu atıklardan oluşan gazın, tabiata vereceği hasarın azaltılması ve bunun karşılığında alacağımız doğal gazı önlemek açısından çok önemli katkısı var. Her bin metreküplük doğal gaz için 300-400 dolar veriyoruz. Hem ithalatın azaltılması hem çevre hassasiyetinin oluşturulması için bu yapının gelişmesini sağlamamız lazım."
Yıldız, tesisin örnek olması dileğinde bulunarak, "Bu tesisin yatırımcılarını, başta Kayseri'de bulunan daha büyük çiftliğin yanı olmak üzere, birçok yere aynı yatırımı yapmaya davet ediyorum. Yatırımınızın, diğer girişimcilere de örnek olmasını temenni ediyorum" diye konuştu.

"Hiç atığımız yok"

Alternatif Power Genel Müdürü Cevat Evliyaoğlu ise tesislerde, çiftliklerin sorunlarından biri olarak gösterdiği ölen hayvanların da işlenip gaza dönüştürülebildiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"ÇED engelini önümüzden çekin, çünkü hiç atığımız yok. İşlevini yitiren meralara, bu tesis kurulabilir. Bu tesisleri, destekle, kısa sürede tüm Türkiye geneline yayabiliriz."
Senkron Yönetim Kurulu Başkanı Bedri Yaşar da üretimin önemine değinerek, tesisle enerjide dışa bağımlılığın azaltılmasına katkıda bulunacaklarını ifade etti.
Türkiye'nin ikinci büyük süt çiftliği olduğu bildirilen Söktaş Efeler Çiftliği'ne kurulan santralde, günde 6 bin büyükbaşın gübresi işlenecek.
Türkiye'nin ilk yüzde 100 hayvan gübresiyle çalışacak santrali olduğu belirtilen tesise gelen gübrenin yüzde 95'i gaza dönüşüyor, yüzde 5'i ise sıvı ve katı gübre olarak işleniyor.

"Biz bir işin nasıl yapılmayacağını değil, nasıl yapılacağını söyleyen her türlü tavsiyeye açığız"

Aydın'da özel bir tesiste iş adamları ve sanayicilerle yapılan toplantıda konuşan Bakan Yıldız, enerji sektöründe büyük projeleri hayata geçirdiklerini, son 1 hafta içerisindeki açılışların değerinin yaklaşık 1 milyar doların üzerinde olduğunu, bunun da önemli ölçüde yerli kaynaklarla sağlandığını belirtti.
Yıldız, Türkiye'nin bir önceki yıl rüzgar santrallerinden elde ettiği enerjinin, 850 milyon dolar daha az doğalgaz ithalatına vesile olduğunu belirterek, jeotermal santrallerin devreye girmesiyle bu yıl 1 milyar dolar daha az doğalgaz ithal edileceğini kaydetti.
Enerji yatırımları konusundaki eleştirileri de değerlendiren Yıldız, şöyle devam etti:
"Nükleer patlıyor onu yapmamak lazım. Kömür isli, paslı ondan da vazgeçtik. Rüzgar, kuşlar ölüyor. Jeotermal, yeni duydum kanser de yapıyormuş, yeni başladı o da. Sular coğrafyayı bozuyor. Doğalgaz, zaten ithal, onu yapmamak lazım. Bunu güzelce anlatan bir arkadaşa dedim ki, 'Ne yapmamızı önerirsiniz?' 'Ben o kısmını bilmem' dedi. 'O zaman müsaade edin de o kısmını biz biliyoruz' dedik. Çünkü Türkiye'nin kalkınması için bu yatırımların yerli kaynaklarla yapılması lazım. Biz bir işin nasıl yapılmayacağını değil, nasıl yapılacağını söyleyen her türlü tavsiyeye açığız. 'Şunu yapamazsın, bunu yapamazsın' demekle bu işler olmuyor. Hiçbir şey yapmıyor olsaydık, bu sözleri dinliyor olsaydık, şu anda 9,5 saatlik enerji kesintisi olacaktı Türkiye'de. Buna hiçbirimizin hakkı yok."

Siyasi istikrar korunmalı

Türkiye'de istikrarın korunması adına çaba harcadıklarına dikkati çeken Yıldız, istikrarın korunmasının büyük önem taşıdığını, buna yalnızca iktidarın değil muhalefet partilerinin de destek vermesi gerektiğini söyledi.
Türkiye'de siyasi istikrarın bozulması için çaba harcayanların bulunduğunu ifade eden Yıldız, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bazen bu vesayet odakları üniformalı oluyor, bazen sivil oluyor. Bazen çok uzaktan oluyor, bazen çok yakından oluyor. Bazen hiç tanımadığımız oluyor, bazen çok iyi tanıdığımız oluyor. O yüzden bizler demokrasinin insanımızın, halkımızın verdiği oylarla beraber gerçekleşen bir yapı olduğuna inanıyorsak, bunu korumamız lazım. Chomsky, 'Demokrasi, insanların eşit idare edildiklerini zannettikleri rejimin adıdır' der. O zaman herkes bu şekilde zannetmeye başlar ve devam eder. Biz siyasette saygınlığın arttırılması adına çok fazla fedakarlık yaptık, iyi ki de yaptık. Çok fazla gayret gösterdik, iyi ki de gösterdik. Tavanına çiğ köfte atılan meclis, Arjantin'in, Brezilya'nın Meclis'i değildi, Türkiye'nin Meclisi'ydi. Halkımızın güven duyduğu ve sözlerini dikkate aldığı siyasetçi profili yerine, böyle atıp tutan ve vaatlerini yalnızca oturduğu sandalyeye dayanarak yapan siyasetçi yapısının artık Türkiye'de yer almaması lazım."

Rusya'ya nükleer eğitime gönderilecek öğrenciler

Bakan Yıldız, konuşmasında, Türkiye ile Rusya arasındaki işbirliği kapsamında Türk öğrencilerin Moskova'da nükleer mühendislik eğitimi almasına yönelik proje hakkında da bilgiler verdi.
4 yıldır sürdürülen proje kapsamında şu ana kadar 243 öğrencinin Rusya'ya eğitime gönderildiğini aktaran Yıldız, bu yıl gönderilecek 80 öğrencinin ise tespit edildiğini bildirdi.
Projenin nükleer kültüre sahip olma adına büyük önem taşıdığını vurgulayan Yıldız, bu yıl gönderilecek öğrencilerle bu sayının 323 olacağını sözlerine ekledi.
Konuşmasının ardından Bakan Yıldız'a, Aydın Valisi Erol Ayyıldız tarafından plaket takdim edildi.
Bakan Yıldız, konuşmasının ardından iş adamları ile basına kapalı görüştü.
Yıldız, daha sonra Efeler ilçesine bağlı Mimar Sinan Mahallesi'nde bir hipermarketin açılışını yaptı.